Açık Erişim Bilimsel Dergi Tuzağı

Bilimsel dergilerle ilgili bir önceki yazımda ne anlatmıştım? Hızlıca özet geçeyim.

“Birçok bilimsel çalışma halkın vergileriyle yapılıyor. Üniversitede hocaysanız, araştırma yapıyorsunuz, bu araştırmaları bilimsel dergilerde yayınlıyorsunuz, işinizi korumuş oluyorsunuz, akademik sistem böyle işliyor.

Bilimsel dergiler, yayınladıkları bilimsel makaleleri yazan araştırmacılara ve onları inceleyen başka uzman araştırmacılara para ödemiyor, ama bu dergilerdeki makaleleri okumak isteyen biri, okumak için dergiye çok yüksek paralar ödemek zorunda kalıyor. Bilimsel çalışma yapılması için vergileri aracılığıyla para ödeyen vatandaş, bu bilimsel çalışmanın sonuçlarını okumak için yine para ödemek zorunda kalıyor. Bu nasıl iş?” demiştik.

Bu sorunun görünürde çözümü ama gerçekte en ideal çözümü olmayan Açık Erişim dergi sistemini açıklayacağım bu yazının geri kalanında.

“Açık Erişim” Bilimsel Dergiler

Akademik çevrelerde insanlar son yıllarda bu durum hakkında bilinçlenince, dergilere bir miktar haklı tepki oluştu. Bunun sonucunda bazı dergiler, dergideki makaleleri kendi web sitelerinde ücretsiz olarak paylaşmaya başladılar. Buna “open-access” deniyor. Yani “açık erişim”. Herhangi bir kişi, açık erişimli bir derginin web sitesine girip o dergideki her makaleyi istediği gibi bedava okuyabiliyor.

“Açık erişim bilimsel dergi” ilk başta kulağa iyi bir çözüm gibi gelse de aslında değil. Bilimsel dergiler yine büyük kârlar etmenin yolunu buldular. (Avcı ne kadar hile bilirse, ayı da o kadar yol bilir.) Açık erişimli bir dergi parayı şöyle kazanıyor: Bir makale yayınladığında, makalenin yazarından, dergiye para ödemesini istiyor. Evet yazarından. Mesleği ders vermek ve araştırma yapmak olan bir araştırmacı, işi gereği yaptığı araştırmayı açık erişimli dergide yayınlamak için para ödüyor.

Ne kadar para ödüyor diye merak ediyorsunuzdur. Amerika’da bir makaleyi açık erişim bir dergide yayınlamak için derginin araştırmacıdan istediği ücret, ortalama 3,000 dolar. Bu maliyet 10,000 dolara kadar çıkabiliyor. Peki neden bu kadar çok para? Bunun makul bir cevabı yok.

Bilimsel Dergilerin Yine Haksız Kazanç Elde Etmesi

Önceki yazımda da anlatmıştım, bilimsel bir derginin çok az maliyeti var. Normal dergiler, içindeki yazıları yazan kişilere para öder. Bilimsel dergiler, yayınladıkları makalelerin yazarlarına para ödemiyor. (Hatta bu örnekte gördüğümüz gibi onlardan para istiyor.) Bilimsel dergiler yazıların incelenmesi için de genelde hiç para ödemiyor, bazen de çok düşük para ödüyor. Dergide yazıyı formatlama işini yapan bir kişi var, formatlama işi herkesin yapabileceği bir iş. Yayınlama işi de şöyle ki, dergi makaleyi kendi web sitesinde yayınlıyor, bir web sitesinin yıllık maliyeti en fazla birkaç yüz dolardır.

Yani açık erişim bir bilimsel dergide yayınlanması için para ödenen bir tane makaleden elde edilen gelirle bir web sitesi bütün 1 yıl boyunca açık kalabilir. Gördüğünüz gibi, okumak için para ödemek gereken bilimsel dergiler de, içindekileri herkesin bedava okuyabildiği “açık erişim” dergiler de, çok büyük miktarlarda haksız kazançlar sağlıyor.

Haksız Rekabete De Yol Açması

Ayrıca kalite olarak da her bilimsel dergi aynı kalitede değildir. Bilimsel dergilerin kalitesini ölçen, “impact factor” (etki faktörü) denen bir kavram var. İçindeki makaleler başka makaleler tarafından daha fazla atıf alan dergilerin impact factor’ü daha yüksek olur. Impact factor’üne bakmak her zaman en iyi yöntem değildir, fakat iyi dergiyi kötü dergiden ayırmak için elimizdeki en iyi yöntem budur. Biraz işe yarıyor yine de.

Yüksek impact factor’lü bir dergide makale yayınlayan birisinin elde ettiği prestij, düşük impact factor’lü dergide yayınlayanın elde ettiği prestijden daha fazla oluyor. Bu da herkesin yüksek impact factor’lü dergide makale yayınlamaya çalıştığı bir sistemin oluşmasına yol açıyor. Dergiler de akademisyenlerin bu hırsını çok iyi kullanıyorlar. Impact factor’ü yüksek olan bir dergi, “açık erişimli” bir makale yayınlamak için makale yazarından çok yüksek paralar isteyebiliyor. Normalde 2,000-3,000 dolar olan ortalama ücret, Nature gibi en yüksek impact factor’lü dergilerde 11,000 dolara kadar çıkabiliyor.

Açık erişimli dergiler bu yolla haksız rekabete de yol açıyor. Yüksek prestijli açık erişimli bir dergide makale yayınlamak isteyen bir araştırmacının, dergiye daha fazla para ödemesi gerektiği için, bu sistem zengin ülkelerde yaşayan araştırmacıların daha avantajlı olmasına sebep oluyor. Yapılan bilimin değeri, bilimi yapan kişinin ne kadar zengin olduğuna bağlı olmalı mı?

Bu haksız rekabet sadece ülkeler arası da değil. Açık erişim bilimsel dergiler aynı sektör içindeki firmalar arasında da haksız rekabete yol açıyor.

Mesela Biyoloji alanında şöyle bir durum var. “En iyi açık erişim dergilerde makale yayınlamanın ücreti daha fazla” demiştik. İlaç şirketlerinin sponsorluğunda yapılan çalışmaların, en iyi dergilerde yayınlanması daha kolay oluyor, çünkü ilaç şirketinin dergiye ödeyebileceği yeterince parası var. Ama bağımsız, bilim yapma amacıyla bilim yapmaya çalışan araştırmacılardan açık erişim bir dergiye ödeyecek binlerce dolar bulması zor oluyor. Bu da sıradan vatandaşın okuyabildiği açık erişimli biyoloji makalelerinin ilaç şirketlerinin istediği şekilde şekillenmesine yol açıyor.


Zaman bulursam bu bilimsel dergi serisinin devam yazılarını yazacağım, değinmek istediğim bilimsel makale hakemliği dahil birkaç konu daha var. Ama şimdiye kadar bilimsel dergiler hakkındaki en önemli sorunlara değindim diye düşünüyorum.

Yine okuduğunuz için teşekkürler, hoşçakalın…

istatistik danışmanlık hizmeti büyük

Deniz Şavkay hakkında 168 makale
Lisans eğitimimi Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümünde, Yüksek Lisans eğitimimi Polonya'daki SWPS Üniversitesi Psikoloji bölümünde tamamladım. Davranış bilimlerine ilgi duyuyorum ve eğitim hayatımı bunun üzerine şekillendirdim. SPSS ile istatistik analizi yapmayı çok seviyorum. SPSS analizleriyle insan davranışındaki kalıpları keşfetmek ve insan davranışı hakkında iç görü sahibi olmak beni heyecanlandırıyor.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*